Ana içeriğe atla

BOLU - ABANT GEZİLECEK YERLER



Abant gölü , Batı Karadeniz ve Marmara’nın arasında kalan, Bolu  şehrinin güneybatısında; meşe, köknar, çam, kayın ve gürgen ağaçlarının bolca serpildiği, huzur veren bir coğrafyada yer almakta..

Dört mevsim bambaşka güzelliklere bürünen Bolu’nun incisi Abant, ülkemizde ‘yeryüzünün cenneti’ tabirini fazlasıyla hak eden yerlerden biri. 

Yaşadığınız şehrin karmaşasından ve stresinden uzaklaşmak istediğinizde, bin bir renk tonuyla kucaklıyor sizi. 
Bedeninize biraz enerji depolamak, ruhunuzu huzura boğmak istediğiniz her an kaçabilirsiniz buraya. 
Özellikle hafta sonu kaçamaklarının yegane adreslerinden biri olan Abant’ta birçok konaklama alternatifi bulunuyor.

Abant, İstanbul ile Ankara’nın ortasında ulaşımı kolay bir yer olduğundan özellikle hafta sonları çok ziyaretçi alıyor.

 Abant gölü ve çevresi , Türkiye’de yeşil dokunun binbir tonunu görebileceğiniz, mevsim değişikliklerinde renk cümbüşüne ev sahipliği yapan, yaban hayatı, zengin florası ve temiz havasıyla insanın başını döndüren güzellikte bir yer.

Doğanın hiçbir hünerini sergilemekten kaçınmadığı Abant’a gitmenin özel bir zamanı yok. Burası her mevsim apayrı bir güzelliği doyasıya misafirlerine yaşatan bir yer.

İlkbaharda da doğanın uyanışının soluduğunuz havada, teninize değer serin rüzgarda hissederken, sonbaharda tam bir renk cümbüşüne dönüşen doğanın büyüleyici manzarasına sahip oluyorsunuz. 

Kentin gürültüsüyle boğulmuş bir ruh halindeyseniz, ruhunuzu besleyecek bu doğa ortamına kendinizi salın, acele etmeyin ve manzaranın  göl kenarında ki  Büyük abant otelinin  bakınız tadını çıkarın.


Abant ve çevresi Milli Parklar Müdürlüğü’ne bağlı olduğundan parka giriş ücretli. 

Abant Tabiat Parkı‘na giriş yaptıktan sonra arabanızı hemen girişteki otoparka bırakabiliyorsunuz. 
Dileyenler için göl çevresinde tur yapmak için farklı seçenekler var. 

İsteyene bisikleti, isteyene at, isteyen ise faytonlar bulunuyor.

Abant Gölü’nün çevresi 7 km kadar, yürüyüş yapmak için ideal ve ortalama bir yürüyüş temposuyla bir buçuk iki saatte tamamlanabiliyor.

 Bir yanda nefis bir göl manzarası, diğer yanda orman ve size eşlik eden kuş cıvıltıları eşliğinde harikulade bir destinasyon..

Gölün çevresindeki düzlüklerden sonra başlayan ve yüksekliği 1.770 metreye kadar ulaşan, çam ve köknar ağaçlarıyla kaplı Abant Dağları küçük akarsuların açtığı vadilerle yarılmış.

Dileyenler Abant Palace Hotelin hemen yanından Mudurnu’ya doğru giden yokuşu tırmanıp tepeye çıkarlarsa eğer muhteşem göl manzarasını görebilirler..

 Ayrıca Ballıca Tepe ve Sarıyer Yayla Yolu da diğer alternatifler arasında..


 Abant gölü içinde,  alabalığın en beğenilen türü olan, Abant alası denen endemik bir alabalık türü ve benekli mercan balığı çokça bulunuyor.

Abant Gezilecek Yerler


Yedigöller Milli Parkı, Örmeci Yaylası, Samandere Şelalesi, Sinekli Yaylası, Güzeldere Şelalesi ve Pamukkale travertenlerini anımsatan Akkayalar ziyaret edilebilir.

Ancak bu güzelliklerin hepsini aceleye getirmemek, mümkünse konaklamalı gitmek tavsiyem. Abant’a 15 kilometre uzaklıkta bulunan, geleneksel Osmanlı konaklarının süslediği sokaklarıyla tam bir nostalji yaşatan Mudurnu da listeye eklenebilir.


Örmeci Yaylası
Örmeci Yaylası, Abant Gölü Tabiat Parkının en bakir noktalarından. 
Kamp ve piknik gibi aktiviteler için tercih edilen ancak Abant Gölü ile karşılaştırıldığında yerel halk dışında bilinirliği olmayan yayla, doğayla baş başa sakin ve huzurlu zaman geçirmek isteyenler için tam anlamıyla bir cennet. 
Kamp alanlarına da sahip olan yaylada çadırınızla kamp yapabilirsiniz.

Sinekli Yaylası
Sinekli Yaylası, Abant Gölü Tabiat Parkının 5 km kuzeyinde yer alıyor. 
100 dekarlık bir yüzölçümüne sahip olan yaylada her yıl temmuz ayında Sinekli Yayla Şenlikleri düzenleniyor.
 Bisiklet gezileri, izcilik, safari ve kampçılık gibi aktivitelere ev sahipliği yapan yayla Abant Gölü ve çevresine göre daha sakin olması konaklama için alternatif yer arayışında olanlar için Sinekli’yi ideal bir noktaya dönüştürüyor.

Güzeldere Şelalesi
Güzeldere Şelalesi, Abant yakınlarında konumlanan bir başka doğa harikası.
 Abant Gölüne 80 km uzaklıktaki şelale Düzce’nin Gölyaka ilçesi Güzeldere Köyü sınırlarında yer alıyor. 
2011 yılında tabiat parkı olarak ilan edilen şelalede Bıçkı Deresinin taşıdığı sular 120 metre yükseklikten dökülüyor. 
Şelale çevresi dev kayın ve gürgen ağaçlarıyla bezeli.

Akkaya Travertenleri
Akkaya Travertenleri, Abant Gölü’ne 28 km uzaklıkta Bolu şehir merkezinde konumlanıyor. Pamukkale’yi andıran traverten dokusu görülmeye değer. 
Travertenlerin tepesinde termal kaynaktan beslenen bir de yüzme havuzu var. 
Özellikle yaz aylarında birçok kişinin serinlemek için tercih ettiği havuz aynı zamanda şifa dağıtan bir özellikte.

Samandere Şelalesi
Samandere Şelalesi, Düzce’ye bağlı Samandere Köyünde yer alıyor.
 Abant’a 40 km uzaklıktaki şelale 1998’den bu yana tabiat anıtı olarak koruma altında. Etrafında anıt ağaçlarla çevrili olan şelale bölgesi toplamda 10 hektarlık bir alandan oluşuyor. 
Şelalaye yakından bakmak için ise dik ve tehlikeli bir merdiveni aşmak gerekiyor.


Abant’a veda etmeden Abant Köy Ürünleri Satış Merkezi’ne uğrayın. 
Bolu ve çevresindeki dağlardan toplanmış veya köylerde hazırlanmış yöreye özgü ürünler, kokulu tarhana, erişte, kuru fasulye, yağlı peynir, tereyağı, çam balı ve çeşitli meyveler satılıyor bunlardan alabilirsiniz.

Kurutulmuş sebze ve meyveler, şifalı otlar, köy peynirleri, kese yoğurdu, erişte, keş peyniri, tarhana çeşitleri, balkabağı, alacalı fasulye, renkli süs kabakları, ahşap objeler, oyalı yemeniler ve dahası.

Dört mevsimin her birin de ayrı güzellikler sunan bu lokasyon da sakin kafayla  dinlenmek  isteyenler için cennetten köşeler bulunuyor..

Tatilin yazı kışı olmaz kaçırmayın derim..

TÜLİN ÖZKUL 2014  BOLU ABANT 



















Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EDİRNE DE BAHAR ŞENLİKLERİ

KAKAVA ŞENLİKLERİ 2023  1.GÜN ANILARI  Okurken dinleyin lütfen:)   ve harika bir youtube videomuzu da buraya bırakıyorum..    *** işte burada *** Selamlar sevgili dostlar ; Bu gezimizde sizlere,  iki yıl arayla katılmış olduğumuz Edirne  Kakava festivalinden izlenimlerimi paylaşmak istiyorum.  Edirne'ye doğru yola çıkmak her zaman bana iyi gelmiştir. Ayçiçeği tarlaları ve ucsuz bcaksız tarlaları uzaktan görmeyi seviyorum.. Sanki dünyanın diğer ucuna gider gibi hislerim.. Şehir'den uzaklaşmanın keyfi de eklenince değmeyin keyfimize.. İstanbul'dan erken saatlerde yola çıkmış ve yol boyu kahve molaları vermiş durumdayız. Bu lokasyon üzerinde harika kahvaltı noktaları var, hatta isterseniz yanınıza atıştırmalık yiyeceklerle birlikte kamp sandalyenizi masanızı her hangi bir tarlanın içine dahi kurabilirsiniz.. Güneş ışıl ışıl tepemizde, sakin seyran bir hava esintisi yüzümüzü yalamakta.. Sessizlik öyle güzel ki şekilden şekile giren ekilmiş bahçeleri i...

ISLAND OF MARMARA

  A vşa ve Marmara adası her zaman hep merak uyandırmıştır bende..  Bu bayram evde durmaya hiç niyetim yok,  çantamı kaptığım gibi  Tekirdağ yollarına düştüm bile.. Çekmeköy'den Tekirdağ'a ulaşmak hiç de öyle kolay olmadı nasıl bir trafik var anlatamam size.. Sıcak bir yandan beni boğarken  gıdım gıdım ilerleyen   bir yol içerisindeyim.. Nihayet biraz kestirme  yolları keşfedip   araçlı ada feribot da kendimi buluyorum.. Güneş pırıl pırıl sabahın esenliği seri serin yüzüme vuruyor.. Yolcuların kimisi ayakta kimisi de ''minderlerde uyumak yasaktır'' yazan tabela önünde boylu boyunca uzanıyor.   Kimi insanlarsa  bir bardak  sıcak çay içebilmek  adına  sıra bekliyor, hayat böyle  bir galeyan şeklinde gidip geliyor feribot içinde.. Kaptan ve mürettebat ortalarda yok, çay ocağı bomboş terkedilmiş gibi.. Nihayet çay demlendi ve ben kendime nefis bir tost ve çay  söyledim söylemesine ama,  ekmekte pe...

AVŞA ADASI & ERDEK & KİRAZLI MANASTIRI KEŞİFTEYİZ

  Gençliğimden beri adını sık sık duyduğum  ve  her zaman  gitmeyi çok istediğim bir yerdeyim  yani Avşa adasında...  Feribot yolculuğumuz ne kadar uzun sürmüş olsa da  dalgalar eşliğinde süzülerek geçtiğimiz manzaralar hafızalarımızdan silinmeyecek kadar güzel izler bırakıyor.. Bahar'da kapısını araladığımız Avşa adası bizi sukunet içinde karşılıyor..   Toskanayı aratmayacak güzellikte ş araplık üzüm bağları,  boylu boyunca uzanmış geniş  sahiller, el değmemiş kutsal topraklar özellikle bizim gibi bahar da gittiyseniz rengarenk çiçekler gelincikler arasında dolaşır durursunuz.  Bana göre Avşa ada'sının  en güzel sezonu bahar ayları diyebilirim.. Tertemiz denizi ve güzel sahillerinin yanı sıra, pek çok su sporu aktivitesine imkân sağlayan Avşa adası coğrafi yapısıyla da bisiklet turları ve doğa yürüyüşlerine de oldukça uygun.  Ada içerisinde bir kaç tane doğal otel, kamp yerleri ve salaş mekanlar da var.. Bence tatil belde...