Ana içeriğe atla

EVDE HAYAT NASIL AKIYOR?


 Evde kaldığımda  neler yapıyorum?

 Evde hayat nasıl geçiyor? bazen çok sıkıcı olabiliyorken, bazen inanılmaz keyifli geçen ev hayatımızı, gündelik yaşantımızı  paylaşmak istedim..

Önceliğm tabi ki güzel bir kahvaltıyla güne başlamak..

Kahvaltı benim için olmazsa olmazlardan..

Sıcak güzel demini almış bir çaya asla hayır demem.

 Bol  otlu, maydanozlu  ve  peynir'li omlet de varsa yanında değmeyin keyfimize.. 

Sağlıklı olmak, sağlıklı öğünler yemekten geçiyor. 

Her şeyin başı sağlık, mutfak da taze sebze ve meyveleri karıştırarak  yiyecekleri birbirleriyle harmanlamayı çok seviyorum.  

Büyük bir kase için de çeri domates, salatalık , zeytin ve peynir karışımı harika oluyor..

Bu karışım  üzerine  evde olan sebzelerden maydonoz, yeşil soğan, roka, dereotu , sarmısak  doğranıp  ilave edilerek,   üzerlerine  bolca  zeytinyağı gezdirilip  tüm baharatlar da  katılırsa şahane olur.. 

Sabah kahvaltılarında tercihim, tereyi, maydanozu rokayı, mümkünse yeşil soğanı daha fazla tüketmek.

 Eğer dışarıda yapılacak bir kahvaltı programım var ise; mümkünse, bahçe içinde, balkonu verandası olan mekanlar veya  deniz kenarına yakın yerlerde kahvaltı yapmak en güzeli..

Kahvaltı masasını  hemen toplamayı sevmiyorum biraz daha  atıştırmak ve sonrasında  kahve  keyfi yapmayı seviyorum. 

Evimizin  üst katı bolcana güneş görmesinden mütevelli kahve yanı lokum çikolata  keyiflerimiz genelde orada oluyor.

Bazı gün batımları veya kuşların ahenkli danslarını da burada izlediğim çok olmuştur..

Uçaklara el sallamak ve geçip giden akşamın billurini renklerinde hayallere ve düşüncelere dalmak nasıl olsa bedava..
   
  Gün içinde evimin  ışığı, renkler, ve yaşama oturttuğumuz dengeler sürekli değişiyor, oturduğum koltuğun örtüsü bir o yana bir bu yana sürüklenirken, arkamıza aldığımız sırt yastığım şekilden şekillere girebiliyor. 

Artık soluduğumuz evin havası beni  ufaktan sıkmaya başlayınca da , kendimi dışarıya atma zamanı geliyor..


Evde içtiğim  kahvenin  beni kesmediğini düşünürsek , soluğu kahve içebileceğim başka  yerlerde  buluyorum..   
 Hafta sonu etkinlik adına  sevdiğim şeylerden  biri de  Üsküdar'da balık yemeğe gitmek..

Sık sık yaptığım bir şey değil, ama ara sıra kaçıp  gitmek  iyi geliyor.

 Şehri gece gezmek , fotoğraf çekmek,  İstanbul'u keşfetmek böyle daha keyifli oluyor..

Stres yok, trafik yok, ve her şey  daha güzel..

Eve girip çıktığım nadir anlar bu şekilde değerlendiriliyor, fakat evde kaldıysam  mutlaka bir film izleme olayım olur, korku, dram, belgesel izlemeye öğrenmeye dair ne varsa..

Yeni bir yabancı  kanal keşfettim  mesela; TLC ilham verici, eğitici ve öğretici...

Aile, çocuk, ilişkiler, pasta yapımı cücelerin yaşantısı hele bir program var bayılıyorum.   Rolapların çiftliği, (Küçük insanlar, büyük dünya)  Ağır yaşamlar, Son şans kliniği gibi, bu kanalı  gerçekten çok seviyorum ve sıkı takipçisiyim. 

Evde  televizyon açık olduğu zamanlar  bile hep bu kanal açık durur.
İnsanlara önerilen  olumlu yaşam şekilleri, moral ve motivasyon artırıcı programlarla birlikte kişilerin hayatlarını , yene içmelerini düzene sokmalarına yardımcı olmaları gerçekten çok iyi..
 Bu şekilde  programların olması insanların yaşam kalitesini daha çok  arttırıyor..

 Şimdilerde de eski, yıkık evleri ucuz fiyatlara  alıp tamir eden bir programı izliyorum.    
 Merak edenler için linki burada  bakınız; 

Evin içinde değişiklikler yapmayı ve kendi el üretimim olan eşyaları duvarlara asmayı seviyorum..

Geçenlerde Ikeadan  aldığım çerçevelere,   kolaj tasarımlarımı yerleştirdim gayet de  güzel oldular...

    Zamanın nasıl geçtiğini anlamadan evin içinde kendimi  kimi zaman  yazmaya,çizmeye  okumaya,  kimi zaman da bir çok dergi ve kağıtlardan kestiğim özel kağıtları  yağlı boya tekniği kullanarak kolaj yapmaya veriyorum.  

Çalışma masam resimlerden de gördüğünüz üzre çok fazla dağınık olabiliyor , her şey gözümüzün  önünde dursun istiyorum.

  Evde bazı şeyler eksildiğinde, market alışverişine kendim çıkmayı seviyorum...
 İçeri girdiğim anda, bitkileri incelemeyi, ara öğünlerde ihtiyacım  hurma, ceviz, badem fiyatlarını gözden geçirmeyi, mutfak ta işime yarayacak seramik ve tasarımsal işleri, fırına girebilecek malzemeleri, veya servis de göz doldurabilecek ürünleri incelemeyi seviyorum.
 
Teknolojik ürünler rafında, kahve makinaları  hoşuma gidiyor, temizlik ürünlerinde neyi nasıl ve ne şekilde doğru kullanabilirim diye okuma talimatlarını okuyarak zaman dolduruyorum..

 Resmen  kendi içimde depresyon önleyici, market terapisi yaşıyorum dostlar:)))))

Hafta sonu bazen evde  değişikliğe gitmediğim de  olmuyor değil..
 Çoğu gereksiz, eşyaları kolileyip depoya kaldırıyorum...
   Kullanmadığımız, işimize yaramayan tüm kıyafetlerimizi ihtiyacı olan kişilere veriyorum..
İlgimizi çekmeyen  kitapları  takas'da  değiştirip yerine kitaplar alıyorum..

 Daha çok dinlenme ve terapi köşeleri mevcut evin her köşesinde...
 Özenle baktığımız  orkide, kaktüs,  mandalina ağacımız  miniciktiler şimdiyse büyüdüler..

Hazır buraya kadar anlatmışken akşam yemeğinden  de biraz bahsetmek isterim.

Öncelikle zararlı olan yiyecekler  ayda bir kez yapmaya özen gösteriyorum..

Pirinc pilavı, makarna mantı ve hamur işleri gibi..

Margarin bizim evde  olmaz yemekleri gerçek zeytinyağı kullanarak yapıyorum. 

Haşlama ağırlıklı yemekleri seviyorum veya buharda pişmiş taze sebzeleri..

Aslına  bakarsanız gayet de sağlıklı yaşıyoruz..

Yürüyorum suyu bol tüketiyorum zindeyim yani..

Arada fazla dan kaçıdığım şeylerde yok değil...

Geç yenilen yiyecekler, fazla dan  atıştırdığımız abur cuburlar..

 Umarım ilerde bahçeli bir evim olur da, bahçesinde kendi sebzelerimi ekebilirim.. 

Bu evde kitap okunmuyor mu dediğinizi duyar gibiyim..

Okunmaz mı hemde ne kitaplar okunuyor bu evde:))

Tarih, psikoloji, felsefe, bilim ve sanata dair ne ararsanız mevcut.. Bu hayatta en çok  kitap  okumayı,  , güzel film izlemeyi, bol bol gezmeyi   yürümeyi  en çok da kedileri sevdim ben:)))

Sizlere koskocaman bir hafta sonundan anekdotlar sunmaya çalıştım  dostlarım.
Bol bol planlar yapın, bol bol yenilenin, yapılacaklar listesi oluşturun, plana ve listenize  sadık kalın. 
Eski dostlarla da bir arada olmayı ihmal etmeyin. 
 Şimdilik hoşça kalın,  güzel hafta sonları olsun hepinize

  Mutlu yaşayın,  mutlu olun güzel evlerinizde.






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EDİRNE DE BAHAR ŞENLİKLERİ

KAKAVA ŞENLİKLERİ 2023  1.GÜN ANILARI  Okurken dinleyin lütfen:)   ve harika bir youtube videomuzu da buraya bırakıyorum..    *** işte burada *** Selamlar sevgili dostlar ; Bu gezimizde sizlere,  iki yıl arayla katılmış olduğumuz Edirne  Kakava festivalinden izlenimlerimi paylaşmak istiyorum.  Edirne'ye doğru yola çıkmak her zaman bana iyi gelmiştir. Ayçiçeği tarlaları ve ucsuz bcaksız tarlaları uzaktan görmeyi seviyorum.. Sanki dünyanın diğer ucuna gider gibi hislerim.. Şehir'den uzaklaşmanın keyfi de eklenince değmeyin keyfimize.. İstanbul'dan erken saatlerde yola çıkmış ve yol boyu kahve molaları vermiş durumdayız. Bu lokasyon üzerinde harika kahvaltı noktaları var, hatta isterseniz yanınıza atıştırmalık yiyeceklerle birlikte kamp sandalyenizi masanızı her hangi bir tarlanın içine dahi kurabilirsiniz.. Güneş ışıl ışıl tepemizde, sakin seyran bir hava esintisi yüzümüzü yalamakta.. Sessizlik öyle güzel ki şekilden şekile giren ekilmiş bahçeleri i...

ISLAND OF MARMARA

  A vşa ve Marmara adası her zaman hep merak uyandırmıştır bende..  Bu bayram evde durmaya hiç niyetim yok,  çantamı kaptığım gibi  Tekirdağ yollarına düştüm bile.. Çekmeköy'den Tekirdağ'a ulaşmak hiç de öyle kolay olmadı nasıl bir trafik var anlatamam size.. Sıcak bir yandan beni boğarken  gıdım gıdım ilerleyen   bir yol içerisindeyim.. Nihayet biraz kestirme  yolları keşfedip   araçlı ada feribot da kendimi buluyorum.. Güneş pırıl pırıl sabahın esenliği seri serin yüzüme vuruyor.. Yolcuların kimisi ayakta kimisi de ''minderlerde uyumak yasaktır'' yazan tabela önünde boylu boyunca uzanıyor.   Kimi insanlarsa  bir bardak  sıcak çay içebilmek  adına  sıra bekliyor, hayat böyle  bir galeyan şeklinde gidip geliyor feribot içinde.. Kaptan ve mürettebat ortalarda yok, çay ocağı bomboş terkedilmiş gibi.. Nihayet çay demlendi ve ben kendime nefis bir tost ve çay  söyledim söylemesine ama,  ekmekte pe...

AVŞA ADASI & ERDEK & KİRAZLI MANASTIRI KEŞİFTEYİZ

  Gençliğimden beri adını sık sık duyduğum  ve  her zaman  gitmeyi çok istediğim bir yerdeyim  yani Avşa adasında...  Feribot yolculuğumuz ne kadar uzun sürmüş olsa da  dalgalar eşliğinde süzülerek geçtiğimiz manzaralar hafızalarımızdan silinmeyecek kadar güzel izler bırakıyor.. Bahar'da kapısını araladığımız Avşa adası bizi sukunet içinde karşılıyor..   Toskanayı aratmayacak güzellikte ş araplık üzüm bağları,  boylu boyunca uzanmış geniş  sahiller, el değmemiş kutsal topraklar özellikle bizim gibi bahar da gittiyseniz rengarenk çiçekler gelincikler arasında dolaşır durursunuz.  Bana göre Avşa ada'sının  en güzel sezonu bahar ayları diyebilirim.. Tertemiz denizi ve güzel sahillerinin yanı sıra, pek çok su sporu aktivitesine imkân sağlayan Avşa adası coğrafi yapısıyla da bisiklet turları ve doğa yürüyüşlerine de oldukça uygun.  Ada içerisinde bir kaç tane doğal otel, kamp yerleri ve salaş mekanlar da var.. Bence tatil belde...