KAPADOKYA YER ALTI ŞEHRİ'Nİ GEZDİK




Kapadokya, lav tabakalarının, milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgar tarafından aşındırılmasıyla,  dünyanın  başka hiç bir yerinde  görülemeyecek ilginçlikte ve güzellikte ortaya çıktığı bir coğrafya.

Kayalara oyulmuş benzersiz evleri, kiliseleri, yeraltı şehirleri, rengarenk balonları, 
ünlü şarapları ve muhteşem günbatımıyla Kapadokya büyüleyici ve gizemli bir atmosfere sahip. 
İç Anadolu’da Nevşehir, Aksaray, Kırşehir, Niğde, Kayseri illerinin sınırlarına kadar uzayan geniş bir bölge burası.
 O yüzden bu güzel coğrafyaya gezmek için  geniş vakit ayırmakta fayda var..

 Aktif yanardağlardan coğrafyaya yayılan,  küllerin oluşturduğu yumuşak tüf tabakasının üzerini kaplayan ince bir lav tabakası zamanla soğuyup sert bazalt oluşumlara dönüşmüş.

 Doğa olaylarının etkisiyle çatlayan bazalt kayalar ve altındaki tüfler aşınmış ve ortaya şapkaları olan peri bacalarını çıkarmış..

Bu yumuşak tabakayı oyan insanlar, kendilerine barınak ve ibadethane yapmış ve bazıları duvarlarını dini resimlerle süslemişler...

 MÖ 2 bin yılı başlarına kadar uzanan benzersiz bölgenin köklü tarihi ve kültürel mirası çok değerli.

Anadolu yarımadasının ortasında yer alan ve önemli yollar üzerinde olan Kapadokya mevcut yapısı ile birçok kültürün, inancın ve felsefenin harmanladığı bir yer.  

Aziz Pavlus ile Anadolu’da yayılan Hıristiyanlık, 3. yüzyıldan itibaren Kapadokya bölgesini de içine alacak şekilde genişlemiş.

 Bölgenin tarihi de çok ama çok eskilere yani  Romalılar dönemine dayanıyor. 

Bir zamanlar Romalılardan kaçan  Hristiyanlar, bu bölgeye 3-4. yy.’da yerleşmişler.

 Güvercin gübrelerinin bereketinden yararlanarak, kendilerine  tarım alanları yaratmışlar...

 Bu dönemde  yaşayan din adamları da bölgede bolca kilise inşa edilmesinde  bizzat görev almış..

 Kapadokya'nın  içinde çok fazla keşfedilmemiş mağaralar  kiliseler mabet alanları  mevcut..
Yer altına yaptıkları gizli geçitler,  kilit sistemleri  ve havalandırmaları inanılmaz...


Ihlara Vadisi
Kapadokya’da genel olarak kaya içlerine oyulmuş çok sayıda kilise bulunuyor.

 Ihlara Vadisi içerisinde de Ağaçaltı Kilisesi ile Yılanlı Kilise’yi gezebilirsiniz. 
4. yüzyılda yapılan kiliseler 12. yüzyıla kadar çok kez el değiştirmiş. 
İlk zamanlarda kiliselere resim çizmek için aşı boyası kullanılırken yeni yöntemlerin bulunması ve kiliselerin el değiştirmesi ile duvarlar birçok kez üst üste boyanmış.
 Biraz deforme olmuş olsalar da müjde sahnesi, doğum sahnesi, Hz. İsa’nın göğe yükselişi gibi İncil’den sahneleri kilise duvarlarında görebilirsiniz.
Daha fazla detay için bakınız burada
 

Göreme  Açık hava müzesi

İlk Hristiyanlar tarafından inşa edilen birçok kiliseyi kapsayan Göreme Açık Hava Müzesi, volkanik tüften oluşmuş ilgi çekici yapısı ve manzarası ile de oldukça keşfedilesi bir alan.
 4. yüzyıl itibari ile manastır hayatına ev sahipliği yapmaya başlamış olan bu alan, ana ulaşım yollarına uzaklığı ve engebeli bir yer olması sayesinde gizlenmek veya dini inzivaya çekilmek isteyenler için uygun bir korunma yeri olmuş.
Müze alanının biraz daha dışında bulunan Tokalı Kilise, Elmalı Kilise, Yılanlı Kilise, Azize Barbara Şapeli, Aziz Basil Şapeli, Çarıklı Kilise, Kızlar Manastırı ve Karanlık Kilise gibi birçok yapıya ev sahipliği yapan Göreme Açık Hava Müzesi, doğal ve kültürel varlık olarak Dünya Miras Listesi‘nde yer alıyor. 

Derinkuyu yer altı şehri

Kapadokya’da şu ana kadar bulunmuş 37 yeraltı şehri bulunuyor ve bunlardan sadece 7 tanesi ziyarete açık.
 Gezmeye ve görmeye değer en büyük yer altı şehri ise;  Derinkuyu Yeraltı Şehri.
 İlk olarak Hititler tarafından savunma amacıyla inşa edilmeye başlanan yeraltı şehri, zaman içerisinde el değiştirdikçe genişlemeye devam etmiş.
 7 km’ye varan çapı ve 60 metreye varan derinliği ile bu muhteşem yapıyı gezerken gerçekten çok etkileneceksiniz.
 Kalp hastalığı, yüksek tansiyonu, astımı, bel veya boyun ağrısı olanların içeriye girmesi tavsiye edilmiyor. 
Korunma ve savunma amaçlı yapılan bu şehirlerde düşmanlardan kaçmak için minicik  dar tüneller inşa edilmiş.
 Derinkuyu Yeraltı Şehri “Y” şeklinde inşa edildiğinden girişi ile çıkışı ayrı yerlerde bulunuyor. İçeride kaybolmamak için kırmızı ve mavi okları takip etmeniz gerekiyor. Kırmızı okları takip ederek şehrin gezilebilen en derin alanına ulaşabilir, mavi okları takip ederek de yüzeye çıkabilirsiniz.
 Yeraltı şehirlerinin en dikkat çeken özelliklerinden biri de kayaçların yapısı ve havalandırmanın iyi yapılması dolayısıyla içeride her mevsim sabit bir sıcaklığın bulunması.
 12-16 derece arasında olan hava,  erzakların bozulmadan saklanmasını sağlıyor.
 Günümüzde de bu özelliklerden dolayı Kapadokya’da bir çok doğal soğuk hava deposu bulunuyor. bakınız
Üç Güzeller Peribacaları
Hemen hemen tüm Türkiye ve  Kapadokya’ya ait kartpostalların bir çoğunda  Ürgüpte yer alan Üç Güzeller’in fotoğrafları yer almakta ayrıca,   Üç Güzeller, burada  anne-baba-çocuk Peri bacaları olarak da anılıyor .İşte burada

Güvercinlik Vadisi

Güvercinlik Vadisi, günümüzde Uçhisar’dan Göreme’ye doğru 4 km boyunca uzanan keyifli bir trekking alanı. 
Bölgede yaşayan insanlar yeterli toprağa sahip olmadıkları için enerjisi oldukça yüksek güvercin gübresi ile tarımda verimi arttırmak istemişler ve vadi yamacındaki Peribacalarına çok sayıda güvercinlik oymuşlar.
 Yılda bir kez güvercinliklerin kapısını açıp gübreleri topluyorlarmış.

Paşabağ Peribacaları

Kapadokya’da peribacalarının en yoğun olduğu bölge Paşabağ… 
Bölgenin en yüksek, şapkalı peribacaları Paşabağ’da yer alıyor.
 Kapadokya Bölgesi’nde Hristiyanlığın kabul görmesiyle Paşabağ Peribacaları keşişlerin inziva yeri haline gelmiş.
 Bu sebeple bazı Peribacalarının içleri oyulmuş ve keşişler buraya yerleşmiş. 
Peribacalarının mistik manzarası, gün batımı ve bulutlarla  buluştuğunda burası tam bir sanat eseri haline geliyor..
 TÜRK GECESİ VE EĞLENCE

  Meşhur Türk Gecesi eğlencelerini merak edenler için  Avanos’da bulunan Evranos restaurantın linkini buraya bırakıyorum. bakınız 

Burada Türk kültürünü tanıtmak amaçlı halk oyunları müzik gösterileri ve semazen gösterileri düzenleniyor.

 Ayrıca Uçhisar’da bulunan Yaşar baba ‘da da Türk gecelerine katılabilirsiniz. burada

Kapadokya, benzersiz bir doğanın koruyup kolladığı medeniyetlerin kültürel zenginliğiyle işlenmiş bir bölge. 
Kapadokya’da ister uzun kalın ister günübirlik gelin; ister yazın gelin ister kışın, her daim sizi farklı sürprizlerle karşılayan cömert bir coğrafya bulacaksınız..

Hacı Bektaş-ı Veli Müzesi


Nevşehir’in 50 km. kuzeyinde yer alan İnsan, evren ve Tanrı sevgisine ve hoşgörüye dayalı öğretileriyle bilinen Hacı Bektaş-ı Veli’nin mezarını  ziyaret edebilirsiniz.

Horasan’dan gelen ve felsefeleri bugün halen geçerli olan Mevlâna Kapadokya’nın güneybatısını, Hacı Bektaş-ı Veli ise bölgenin kuzeybatısını merkez edinmiş.

Hacı Bektaş-ı Veli’nin türbesi, Bektaşiler tarafından bu tarikatın öğretilerinin ortaya çıktığı ve tüm Dünyaya yayıldığı merkezi olarak kabul görmüş..

 İnanç sisteminin ritüel ve sembollerinin türbe mimarisi ve iç tasarımında kullanılması nedeniyle UNESCO Dünya Miras Listesi’ne aday olmuş..

Müze içerisinde Üçler Çeşmesi, Nadar Avlusu, Aslanlı Çeşme, yemekhane, Meydan Evi, Mihman Evi, Hacı Bektaş-ı Veli’nin Türbesi ve Balım Sultan Türbesini gezebilirsiniz.
Bektaşiliğin 4 kapı 40 makam felsefesini, eğitim sürecini, dergahtaki yaşamı ve daha birçok detayları  duvarlarda ki manifestolardan okuyabilirsiniz.
Yapmadan dönmeyin;

*Balon turuyla  rüya gibi gün doğumunu izlemeden.
*Balonla uçmasanız bile,  gün doğumunda ve gün batımında balonların yükselişini izlemeden. 
*Vadileri dolaşıp, gün doğumu-gün batımını fotoğraflamadan (Özellikle Kızıl vadiyi.)

*Göreme ve Uçhisar bölgesini gezmeden.

*Bölgenin  testi kebabını yemeden.
*Göreme ve Ürgüp sokaklarında alışveriş yapmadan.

*Avanos’da bulunan Kızılırmak’ta boylu boyunca yürümeden dönmeyin derim:))
TÜLİN ÖZKUL MADAME SAVON TRAVEL KAPADOKYA 2017
0554 994 31 22
tulin.ozkul4@gmail.com

Asmalı konak


Derin kuyu yer altı şehrine iniyoruz:)





         



Yolculuğumuzun başında tuz gölünden geçtik, ve işte nefis, enfes manzaradan geriye kalanlar:))

Tuz gölü

Aksaray üzerinden dönüş yoluna geçtiğimizde Tuz Gölü’nün üzerinde yürüyebilmek için Şereflikoçhisar’da mola veriyorsunuz.
 Yerle göğün birleşmiş gibi göründüğü bu yerde manzaradan gözlerinizi almanız biraz zor olacak sanırım; çünkü bizlerde   oldukça zorlandık.
 Bulutlar, gökyüzü, manzara… Her şey harikaydı!




Kapadokya hediye almak için şahane bir yer, her yer testiler, su kapları ve süs eşyalarıyla dolu, ve yol üzerinde çok güzel atölyeler bulunuyor, bunlardan birine girip sizde hayalinizdeki objeleri yapabilirsiniz. 
 Örneğin  çamurdan kendinizin şekillendirdiği bir yemek kabı, güzel  bir mug, veya süslü püslü bir tabak testi gibi mutfak eşyaları:)))
Bende bayağı uğraştım yapmak için,  ama meşakatli iş emek istiyor, özen istiyor, sabır istiyor öğrenmek için. 

Kapadokya seramik / Güray seramik / Vanesse Seramik /

Çömleğin ustasına saygı
Göreme açıkhava  milli tabiat parkı

Ihlara vadisi

Derinkuyu yer altı şehri


Güvercinlik vadisi
Güvercinlik vadisi


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

AVŞA ADASI & ERDEK & KİRAZLI MANASTIRI KEŞİFTEYİZ

YENİ YIL GAZELLEMESİ

ISLAND OF MARMARA

METAMORFOZ GÖKÇEADAM

KAMP VE DOĞA YÜRÜYÜŞÜNDE ARA ÖĞÜN / SMOOTHİE ÇEŞİTLERİ

Frida Kahlo'nun Renkli Dünyasında Olmak.