MONTENEGRO KOTOR & AVRUPA GEZİ NOTLARIM-3


Kotor'dan herkese SELAM, 

Saraybosna'dan üzülerek ayrıldıktan sonra,  dağların ardındanki Karadağ'dan gece karanlığında geçerek  sabaha doğru Kotor'a varmış bulunduk..

 Belgrad, Saraybosna üstünden bin zahmetli bir yolculukla geldiğimiz Kotor'u çok farklı ve fazlasıyla büyüleyici bulduk.

Şehrin hafiften gün ışığı ile aydınlanması ve sıcak güneşin yüzümüze ısıtmasıyla birlikte, acıktığımızı fark ederek kahvaltımızı yapma  derdine düştük..

Yabancı ülkeler ve şehirler de  kahvaltı yapma  işi her zaman zor oldu bizim için , kendi  bilinen  kahvaltımızın  yerini hiç bir şey dolduramıyor, mis gibi   tam yağlı sert  beyaz peynir, dolgun ve lezzetli sele zeytin,  kıpkırmızı domates  ve lezzetli sulu salatalıklarımızla cennet gibi vatanımız var bu konuda çok şanslıyız gerçekten :))

 Bulunduğumuz yer, sakin, dingin , sanki küçük bir  İtalya..

 Meydana yapılan ve şehri korumak amaçlı  kale'nin içi,  tüm sokakları, arka kestirme yolları,  sanat atölyeleri, galeriler, kiliseler, ve hobi atölyeleriyle dolmuş.

 Kotor Stari Grad gördüğünüz, göreceğiniz en güzel ortaçağ yerleşimlerinden. 

UNESCO’nun hem tarihi, hem de doğal miras listesinde. 

İnsan elinin değip de, bozmak yerine güzelleştirdiği nadir yerlerden.

Klişeleşmiş tatil rotalarından uzaklaşıp biraz da el değmemiş sularda yüzmek, daha önce tanık olunmamış bir tarihi görmek doyasıya eğlenmek ve çok da param gitmesin, hadi bir de vizesiz gideyim' diyorsanız Kotor-Karadağ tam size göre..

Zaman zaman “hangi çağda yaşamak isterdiniz?” sorusuna cevap vermek zorunda kalmışlığımız olmuştur.  

Rönesans dönemi, kaleleri, dönemin politik oyunları, ticareti ve savaşları… 

Kalenin içindeki yaşamın farklılığını ve bireylerin surların içerisinde kendini neden güvende hissettirdiğini özetleyen bir dönem orta çağ. 

O dönemlerdeki kalenin önemini şu an hala görebildiğimiz ender yerlerden Kotor…

Kotor, coğrafi yapısı en ilginç Avrupa şehirlerinden biri. 

Denize kıyısı olmasına rağmen fiyortlar nedeniyle araçla ulaşmanın engebeli yollardan geçtiği eski Osmanlı şehri. 

Deniz kıyısından neredeyse gökyüzüne kadar çekilen şehir duvarlarını da içerisine alan kalenin dışında pek bir şey olduğu söylenemez.
 Elbette özellikle yazın gittiyseniz çevre bölgelerde denize girebilirsiniz.

 Fakat şehrin kalbi kalenin içinde atıyor. Kalenin içinden çıkarken ise kendinizi güvensiz hissedebilirsiniz. Çok normal! Siz kalenin içine aitsiniz.

Öncelikle önemli bir kafa karışıklığını gidererek başlamakta fayda var: Kotor hem tarihi şehrin, hem tarihi şehrin içinde bulunduğu bölgenin, hem de bölgenin içinde bulunduğu koyun adı. 
Sadece Kotor Stari Grad’ı yani Kotor’un tarihi merkezini görüp dönenler çok şey kaçırıyor. 
Kotor Körfezi’nde mutlaka görülmesi gereken peri masalı gibi yerler var!

Sanki bulunduğu coğrafyanın en güzel yanları seçilerek ideal karışım yaratılmış: Venedik tarzı masalsı mimari, Balkan insanın sıcaklığı, Andriyatik Denizi’nin cazibesi ve İtalyan mutfağı, hepsi, bu tipi Dubrovnik’i andıran tatlı Orta Çağ yerleşiminde birleşmiş.

 Geçirdiği 2 büyük depremde şehrin yarısı yıkılmış olsa da azim ve güzellikle tekrar ayağa kaldırılmış.

5. Yüzyılda kurulan Kotor şehri, o yüzyıllar da  nasılsa hala aynı dokuyu koruyabilen nadir şehirlerden biri olmuş..

 Avrupalı turistlerin yavaş yavaş uğrak noktası olan  bu tarihi tatil cenneti dar sokaklarında kaybolmak unutulmaz bir deneyim..

Bir liman kenti olan Kotor, ‘Old Town' (Eski Şehir) ve Modern şehir olarak ikiye ayrılmakta. 

Denizi, kollarıyla kaplamış dağlar büyüleyici heybetiyle sizi selamlıyor. 
   
Akşam saatlerinde sahili boydan boya gezip,  muhteşem sahil manzarasına hayran kalacaksınız, 

  Dilerseniz  bisiklet kiralayarak bölgeyi karış karış gezebilir,  araba kiralayarak da şehrin çevresini keşfedersiniz. 
Gündüz saatlerinden akşam saatlerine kadar huzurlu ve sakin olan şehir, gece 12'den sonra özellikle barlar bölgesinde kaynamaya başlıyor.  
 Şehrin bugünkü görüntüsünü burada 400 yıl kalan Venedikler vermiş.

 Dar taş sokakların açıldığı minnoş meydanlar, meydanlardaki ortak kullanım için çeşmeler, İtalyan tarzı kahve yapan ufak kafeler ile tam bir İtalyan. Ritmi ne Avrupalı, ne de Balkan. İkisinin hoş bir sentezi. 

Kotor Şehir Kapıları

Kotor’da üç tane şehir kapısı var. En çok bilineni ve kullanılanı 1500’lerde yapılmış olan Deniz Kapısı. Biz de şehre bu kapıdan girdik. Bir diğeri 13. Yüzyıldan kalma Güney Kapısı. Bizim en beğendiğimiz ise Skurda Nehri’nin üzerindeki bir köprüye bitişik Kuzey Kapısı. Bir şehre bir kapıdan geçerek girme hissi çok güzel bir his, kendinizi Ortaçağ’da hissediyorsunuz.

Kotor Saat Kulesi

Kotor’un saat kulesi  Kotor’un demirtaşlarından olduğu için görülmeyi hak ediyor. Bu kulenin bulunduğu meydan ‘Square of the Arms’ Kotor eski şehrin merkezi diyebiliriz. Bu meydanda tarihi dokuyu bozmadan açılmış bir sürü güzel cafeler var. Burada zaman geçirmek ve oturup bir kahve içmek bile başlı başına bir keyif.

– Ordu Meydanı (Piazza of the Arms): Surlardan içeri girer girmez ayak basacağınız meydan. 

– Saat Kulesi (Torre Dell’orologio): Yine kapıdan girer girmez karşınıza çıkacak olan saat kulesi. 300 yıldır aynı Avusturyalı bir aile bakımı yapıyormuş! 

 Utanç Sütunu: Saat kulesinin dibinde üçgen uçlu bir sütun göreceksiniz. Kotor’da onur çok önemli bir müesseseymiş, hala da öyle. Suç çok nadir işlendiğinden şehire hapishane yapmamışlar. Onun yerine birisi bir kusur ettiğinde bu sütuna getirilip herkesin önünde utandırılırmış. 

– St. Tryphon Katedrali: Kotor Hırvat nüfusunun ülke geneline göre daha yoğun olduğu yerlerden. Aziz Tripon Katedrali’de Hırvat Katoliklerin kilisesi. Aziz Trifon’un kemikleri burada sergileniyor. Zamanında azizlere ait objeleri ya da kemikleri bulundurmak şehirler için önemli bir prestij meselesiymiş. 

Aziz Trifon Anadolu topraklarında yaşamış ve ölmüş. Venedikliler şehirleri için kalıntılarını Bizans’tan satın almaya gitmişler. Dönerken büyük bir fırtınaya yakalanınca kendilerini Kotor’a atmışlar. Ne zaman yola devam etmek için çıksalar tekrar fırtınalar çıkıyormuş. Onlar da bunu bir işaret olarak algılayıp kemiklerinin burada kalmasını gerektiğine kanaat etmişler. 

– Maritime Museum: Kotor Denizcilik Müzesi olarak geçiyor ama içinde bölgenin kültürüne dair şeyler de var; yerel kostümler, işlenmiş dekoratif silahlar, mobilyalar vs… Girişinde Kotorlu bir sanatçının Kotor’un tarihi anlarını anlatan 4 adet metal kabartma var. Kavuklu olan Barboros Hayrettin Paşa. 

– Nehir Kapısı: (River Gate / Vrata od Škurde) Osmanlı çok uğraşmış Kotor’u almak için. Barbaros Hayrettin Paşa yanlış bilgi vermedilerse 17 kez gelmiş burayı kuşatmaya gelmiş ama başarılı olamamış. 1538 ve 1657’de iki kere aldıysa da tutunamamış. Halkın Osmanlı’ya direnişini kutlamak için bu kapı yapılmış. 

 St. Nicholas Kilisesi: Karadağ’ın çok-kültürlü bir kimliği var. Karadağlı, Sırp, Boşnak, Hırvat, Arnavut bir arada yaşıyor, yüzdeleri bölgesel olarak değişiyor. Bu da burada yaşayan  Ortodoksların kilisesi. Çoğunluk Ortodoks. 

Kotor Gece Hayatı 

Old Town içerisinde bulunan barlarda renkli eğlenceler'e katılın. 
Kotor'un en büyük gece kulübü ise Maximus. görmeden gitmeyin...
Akşam için Hostel Old Town Kotor’dan pub crawl’a katılabilirsiniz. Erkenciyseniz ise St. Mary Collegiate Kilisesi ile Saint Nicholas Kilisesi arasındaki Osmanlı zamanında büyük ihtimal,  iskambil oynanan kahve görünümlü “bara” oturabilirsiniz.

Kotor'da Yemek Kültürü 
Genel olarak pizza ve balık ağırlıklı yemek kültürleri var.
 Pizzaların tadı ise şahane. Deniz kenarlarında bulunan restoranlarda ortalama ve uçuk olmayan fiyatlarla güzel akşam yemekleri sunuluyor.  
Aslında bir klasik. Deniz kenarında bulunan bir şehirdeyseniz, deniz ürünü yememek ilk tercihinizdir. Kotor, bir zamanlar Venedik’in egemenliği altında olması ve İtalya’ya yakın olması nedeniyle mutfak olarak bu ülkeden etkilenmiş durumda.
 Deniz mahsüllü risotto, ahtapot ve pizza bölgede en çok tercih edilen yemek çeşitleri. Kotor’un en iyi pizzacısı ise nerede olduğunu sorduğunuzda kokuyu takip edin cevabı alacağınız Pronto Pizzeria. Pizzalar oldukça büyüktü ve menüdeki çeşitlilik de oldukça fazla. Ortalama fiyat 6-7 euro.

Pronto Pizza

Kaleiçi’nde yerelleri tek göreceğiniz yer burası. Özellikle de içtikten sonra soluğu burada alıyorlar. Hazırda dilim pizza da bulunuyor, sipariş üzerine pizza da yapıyorlar. Dilim olarak genelde domuz jambon & peynir & mantar çıkıyor. Menüden bütün pizza söylediğinizde çok daha cazip seçenekler var. Kotor’daki en ekonomik seçenek burası: Dev bir dilim 2 Euro. 
Galion

Tatilde kendimi şımartmayacağım da ne zaman şımartacağım derseniz adresiniz burası. Kotor şehrini ve Boka Körfezini gören denizin üzerideki terası ile Galion doğru yer. Restoranın olayı deniz ürünü. Körfezin en şık restoranlarından. Fiyatlar uçuk değilse de yüksekcene. 

Tanjga

Yerellerin favorisi, her daim dolup taşan, kasap tipli ama hem bonkör, hem de leziz restoran. Ambiyans olarak bir beklentiniz olmasın ama fiyat / performans olarak müthiş. Muhtemelen tekrar uğrarsınız. Kasap lafından anlayacağınız üzere burası bir et restoranı. Dükkana girdiğinizde anlaşılmayan arka tarafta bir bahçesi var. 

Yarım saat kadar yürürseniz ya da taksiye binerseniz bizce tüm körfezin en güzel restoranı burası:

Konoba Portun

Bizce hem ambiyans, hem lezzet, hem de fiyatın ideal denklemini tuturmuş harika yer. Denizin kıyısındaki iskelesinde nefis yemeklerle mest oluyorsunuz. 

İdeali gün batmadan biraz önce gitmek. Trüflü ton carpaccio mükemmel, deneyin deriz. Sıkıntı şu ki burası Dobrota’da, yani taksiye binmeniz ya da 40 dakika yürümeniz lazım. Yine de favori yerimiz burası olduğundan yazmadan geçmek istemedik.

 Kotor’da kendi mutfağı dışında uluslararası diğer mutfakları da bulmak mümkün. 

– İtalyanlar buranın mutfağına da damga vurmuşlar. Carpaccio, pizza, risotto, spagetti gibi şeyleri İtalya kadar güzel yapıyorlar. Deniz ürünlü siyah risotto özellikle başarılı ama hepsini önereceğimiz yerlerde gönül rahatlığıyla yiyebilirsiniz.

– Buraların genellikle deniz ürünleri meşhur. Genelde yanında risotto ile gelen karışık deniz mahsülleri tabağı söyleniyor.

– “Kotor’da mutlaka Palaçinka” yiyin dedilerse bilin ki bizim bildiğimiz krepten hiçbir farkı yok.

– Porsiyonlar devasa. Adeta insan değil, ejderha doyurmalık. Biz her öğün tek bir tabak söylerek paylaştık. Gayet yeterli oldu.

Balık Çorbası: Alabalık ile hazırlanan bu yemeğin içine konulan pirinç ve bazı baharatlar çorbaya koyu kırmızı rengini verir.

Frustula: Bir çeşit kıtır kurabiye

Njoke: Gnocchi benzeri patatesli makarna

Cevapi: Karadağ’ın geleneksel fast food’u diyebiliriz. Cevapi domuz veya dana kıymadan yapılan bir tür kebaptır.

Kacamak: Karadağ’ın özellikle dağlık kesimlerine özgü bir yemektir. Mısır unu, patates ve yöreye özgü bir çeşit kremamsı peynir olan kajmak ile yapılır.

Burek: Yani börek. Peynirli, kıymalı, ıspanaklı ve patatesli yapılır. Yoğurtla servis edilir.

Palacinke: Reçel, çikolata veya krema ile servis edilen bir çeşit pancake.

Krofne: Reçel veya çikolata ile servis edilen bir çeşit lokma.

Tekne Turu

Kotor körfezinde mutlaka yapmanız gereken aktivitelerden biri tekne turuna katılmak. Denize açıldığınızda göreceğiniz Kotor manzarası karşısında büyülenmemeniz imkansız. Tekne turuna katıldığınızda sadece tekne ile ulaşılan plajları da görme imkanına sahip olacaksınız. Tekne turlarında koylarda demirlediğinizde denizin en temiz sularında yüzmenin zevkine varacaksınız. Ayrıca adaları ve bu adalardaki kiliseleri görmenin de tek yolu tekne turuna katılmak. Kotor’da tekne turu düzenleyen birçok acenta mevcut. Birlikte seyahat ettiğiniz kişi sayısı fazla ise grup turu yerine özel tekne ayarlamak daha uygun fiyatlı olabilir. Özel turla kendi turunuzu oluşturma imkanı da elde etmiş olursunuz.

Tekne ile görülecek yerler: Our Lady of the Rocks, Perast, Blue Cave, Lustica Yarımadası, Mamula Adası, Tivat’taki Porto Montenegro

Kotor seyahatimizin sonuna gelirken, şimdi biliyoruz ki;  yabancı bir şehre yeniden gitsek hiç korkmadan her yerini keşfedebilir, metroyu rahatlıkla kullanabilir,  uzun tren yolculuklarına çıkabilir, hiç tanımadığımız  insanlarla trende sohbetler edebilir  ve çat pat  yabancı dilimizle ilginç sohbetler edebiliriz.

Balkanlar turumuzun son durağı Üsküp'te görüşmek dileğiyle, 

Sevgiler herkese

TÜLİN NÖZKUL KOTOR MONTENEGRO 0554 994 31 22
Kotor





Kotor-Montenegro
                   









Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

AVŞA ADASI & ERDEK & KİRAZLI MANASTIRI KEŞİFTEYİZ

YENİ YIL GAZELLEMESİ

ISLAND OF MARMARA

METAMORFOZ GÖKÇEADAM

KAMP VE DOĞA YÜRÜYÜŞÜNDE ARA ÖĞÜN / SMOOTHİE ÇEŞİTLERİ

Frida Kahlo'nun Renkli Dünyasında Olmak.